Astroloji Ne İşe Yarar?

Bu yazıyı yazıp yazmama konusunda günlerdir ikilem yaşıyorum. Sonunda böylesi zor ve karanlık zamanlardan geçerken astrolojiyi yeniden düşünmemiz gerektiğine inandım ve yazıya başladım.

2017 yılının Ocak ayında final sınavlarım için okula doğru yürürken yolda bir arkadaşım beni görüp "Işıl, ne oldu biliyor musun? Hocalarımızı okuldan atmışlar." dedi. O anki üzüntümü, "ne olacak şimdi" sorusunun yarattığı belirsizliği, korkumu, içimden gürül gürül gelen ağlama isteğini unutamıyorum. Her devrin zor zamanları olmuştur. Kimileri belki "daha" zordur ama zor, en nihayetinde zordur. O gün 22 yaşındaki ben için de her şey fazlasıyla zordu.

2017'den 2020'ye kadarki süreçte doğrulamadım. Kendime gelemedim. Boşlukta ve anlamsızlıklar içindeydim. Kendimi savruluyor ve dahası tutunma isteği olmadan savruluyor hissediyordum. Bir sabah, bunları neden yaşadığımı öğrenmeliyim merakıyla uyandım. Bu sorumu astrolojiye yönelttim. Astrolog Barış İlhan, kaygılı ve geleceğini belirsiz gören toplumlarda astrolojiye ve spiritüel alanlara merakın yoğun olduğunu söyler. Bilmiyorum, belki 3-4 sene geçmesine rağmen hala kaygılıydım, çünkü değişen pek de bir şey göremiyordum. Veya her şey o kadar bilimsel ve 2x2=4 eder mantığındaydı ve buna rağmen bir sürü mantıksızlık vardı ki, kendime özel bir harita üzerinden yaşadıklarımı okumak daha güvenilir gelmişti. Ne de olsa haritanın sahibi ben, göreceklerimin sorumluluğunu alacak olan yine bendim. Kendi aklıma, vicdanıma, sorumluluk bilincime güvenmek bende "kendi kendinin kurtarıcısı modunu açmıştı."

İşte, astrolojiye profesyonel ilgim de bu şekilde başladı: Neyim, potansiyelim nedir?, Neyi daha farklı ve nerede yapabilirim? Bunları neden yaşıyorum? Bunlar bana/bize neden yaşatılıyor? Yaşadıklarımdan ne öğrenip geleceğimi nasıl değiştirebilirim? Yani her şey soru sorarak başladı. Gelecekle ilgili "ne olacak şimdi?" sorusuyla değil! Kendimi ve yaşadıklarımı anlamaya dair sorularla...

Yıllar önceki mücadelemiz, direnişimiz, dayanışmamız yeni kuşaklarca sürdürülüyor. Fakat, bugünün sorunlarıyla geçmişinki bir mi? Değil!! Sorunlar farklılaştıkça çözüm arayışları da farklılaşıyor, yöntemler de değişiyor. Astrolojik olarak gezegenlerin burç değiştirmesi, yaşanılan tutulmalar, nasıl bir yöne evrildiğimizi, yeni dönemin nasıl örüldüğünü, dolayısıyla bakış açımızın ve eylemlerimizin nasıl değiştiğini/değişeceğini bize anlatıyor.

Bu coğrafyadaki astroloji tüketicisi, takipçisi ve danışanları genelde astrolojinin "bizi kurtarmasını" beklerler. Kehanet, yani gelecekten bilgi astrolojinin bir dalı olsa da biz biliyoruz ki, astroloji bundan daha fazlası. Dahası, astroloji kimseyi kurtarmaz, çünkü böyle bir sorumluluğu yoktur. Haritasını bilen, kendini bilir. Kendimizi kurtaracak biri varsa o da bizatihi bizleriz. Stoacıların çok sevdiğim bir sözü vardır, "özgürlük, kendi sorumluluğunu almaktır." Bu cümleden ekonomik olarak ebeveynlerden özgürleşmeyi, kendi ayakları üzerinde durmayı mı anlıyoruz sadece? O zaman ciddi anlamda yanılıyoruz.

Böyle kaotik zamanlardan geçerken sıklıkla gördüğümüz şeylerden biri, anlam yitirilmesi, kelimelerinin altının boşaltılması, yaptığımız işi değersizleştirmek ve anlamsızlaştırmaktır. Üzüntümüz, kaygımız, gelecekle ilgili endişelerimiz o kadar ayyuka çıkmıştır ki, bizi biz yapan rutinlerimiz de alışkanlıklarımız da mesleğimiz de ilişkilerimiz de anlamını yitirmeye başlar. Oysa ki, umut eden, birbirinden güç alan insanlar kendilerini, kendilerine ait değerlerini, her şeylerini korumaya, sahip çıkmaya devam ederler. Üzülürler, ama üzüntünün değil, umudun itici güç olduğunu bilirler. Enerjilerini umuttan gelen dayanışmaya, birlikte çözüm üretmeye, eskisi gibi olmayacak şekilde yeniyi ve değişimi hazırlamaya harcarlar.

Velhasılı, "astroloji ne işe yarar?", diye bir kez daha soruyorum kendime. Ve biliyorum ki, ihtiyacımız, beklentimiz, isteğimiz ne ise astroloji de ona göre anlam kazanacak. Astroloji nasıl görmek istiyorsanız odur. Astroloji nasıl kullanmak istiyorsanız odur. He şey gibi.

Dilerim, çocuklarımızın özgür kalacağı bir bayram olur <3